İnegöl, Bursa ve İstanbul başta olmak üzere Türkiye’de güçlü bir iş ağına sahip olan KHD Hukuk, uzmanlaşmayı temel alan sistemi ve uzman kadrosu ile başta KVKK, E - Ticaret, Bilişim, Ceza, Kira ve Tazminat Hukuku olmak &u
Bir Avukatın sağladığı faydalardan yararlanabilmek için öncelikle avukatınızla "Avukatlık Hizmet Sözleşmesi" imzalamanız gerekmektedir. Daha sonrasında ise gerekli olması halinde noterden vekaletname çıkartmalısınız.
Avukatlık Kanunu gereğince Avukatınızın size sunmuş olduğu hizmete göre bir bedel ödemek durumundasınız. Bu bedelin asgari tutarı her yıl Resmi Gazete'de yayımlanan "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi" ile belirlenir. Tarifede belirtilen tutarlar altında iş yapılması Avukat açısından da disiplin suçudur.
Hayır. Türk hukukunda yargılama usulü olarak yazılı usül esastır. Yani dilekçeler sözlü yargılamaya göre çok daha fazla öneme sahiptir. Avukatın savunma ve iddialarını dilekçeleri ile sunması, duruşmada sözlü olarak beyan etmesine göre çok daha sağlıklıdır. Kaldı ki ülkemizde hakimler tayin nedeniyle sık sık yer değiştirmekte olup, sizin "tam da ikna ettik" diye düşündüğünüz hakim bir sonraki duruşmasını tayini çıkmış olarak memleketin başka bir köşesinde yapabilir. Sizin duruşmanıza ise ilk defa karşılaştığınız bir hakim çıkabilir. Bu nedenle tüm olayların açık bir şekilde sırası ile yazılarak dosyasına konması çok önemlidir.
Evet açabilirsiniz. Fakat hukuk çok karmaşık ve incelik isteyen bir konudur. Profesyonel bir yardım hem zamandan hem paradan tasarruf sağlar. Haklı çıkmak, haklı olmaktan çok farklıdır. Nasıl bir yanlış iğne insanların hayatlarını karartabiliyorsa, duruşmada dile getirdiğiniz yanlış bir cümle, dilekçenizde yer alan hatalı bir beyan da davanızı çok zor durumlara sokabilir.
Söz konusu davalar olduğu vakit hiçbir zaman hiçbir duruma kesin gözüyle bakılmaması gerekir. Bu nedenle hiçbir zaman "kesin" gibi bir kelime kullanıp müvekkillerimize bir taahhüt vermeyiz. Aksi takdirde hizmet değil umut satmış oluruz. Müvekkillerimize verebileceğimiz tek taahhüt dava veya işinizi elimizden gelen en iyi şekilde, en yüksek gayret ve çaba ile takip edeceğimizdir.
İş Kanunu'na göre işveren işçilerin ücretlerini gününde ödemek zorundadır. Eğer işveren ödemiyorsa iş akdinizi haklı nedenle feshedip kıdem tazminatı ve diğer sosyal haklarınıza almaya hak kazanırsınız. Fakat iş hukukunda bazı işlemlerin yapılış şekli sonucu tamamen etkileyeceği için bu işlemleri nasıl yapacağı konusunda büromuza gelerek Avukatlarımızdan profesyonel yardım almanızda büyük yararınız olacaktır.
Bu sorunuzun cevabı da yukarıdakiyle aynı olup, bu durum yine tarafınıza iş akdini haklı nedenle feshetme hakkı kazandırır. Yine bu işlemlerin de yapılış şekli sonucu etkileyeceği için bu konuda da büromuza gelerek bizden yardım almanızda büyük yararınız olacaktır.
İşyerinde 1 tam yılı doldurmanızdan itibaren işveren tarafından haksız fesihlerde ya da işçi tarafından haklı fesihlerde kıdem tazminatına hak kazanırsınız.
İşyerinde 1 tam yılı doldurmanızdan itibaren başlar. İş Kanunu`nun 53. maddesine göre işçinin hizmet süresi; Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dahil) olanlara on dört gün, beş yıldan fazla on beş yıldan az olanlara yirmi gün, on beş yıl (dahil) ve daha fazla olanlara yirmi altı gün ücretli izin verilir.
Çalışma şartlarında esaslı değişiklik yapılması 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesiyle düzenlenmiştir. Buna göre; işveren çalışma şartlarında yapmayı düşündüğü değişiklikleri işçiye yazılı olarak bildirmek zorundadır. İşçinin 6 gün içinde bu değişiklikleri kabul etmemesi durumunda yapılan değişiklikler işçiyi bağlamaz. Eğer işveren gerçekten geçerli bir nedenin varlığını ispat edemezse işçi tüm haklarını almaya hak kazanır.
Yargıtay işverenlerin bu şekilde davranışlarının iyi niyetli olmadığını kabul etmiştir. Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre bu durumdaki işçilerin kıdem tazminatlarının hesaplanmasında girdi-çıktıların önemi olmayıp, çalıştığı bütün süre dikkate alınır.
Diyelim ki siz de bu süreç e-ticaret yapmaya karar verip satabileceğiniz ürünler için bir web sitesi kurdunuz. Daha sonra mevzuat açısından da bunun da birtakım prosedürleri bulunuyor.
Birçok uygulamaya sahip bilgisayarlar, bizi çevreleyen hemen hemen tüm cihazlara ve nesnelere yüklenir. Bu teknolojiler, eksiksiz, çok uluslu ağ oluşturmanın sonucu olarak bugün birbirine kenetleniyor. Bu tür teknik başarılar, sayısız yasal soruna ve çatışma alanlarına yol açmaktadır.
Web sitelerinin içeriğinin yayından kaldırılması, cevap ve düzeltme haklarının kullanılması,
Mesafeli alım-satım sözleşmelerinin düzenlenmesi,
İnternet kullanıcı sözleşmeleri ile hizmet sözleşmelerinin hazırlanması,
Kişisel verilerin korunması ve kişisel bilgi kullanımı amaçlı teyitler,
Kişisel ya da kurumsal sistemlere yönelik haksız fiiller (hacking),
Yürürlükteki mevzuat çerçevesinde e-ticaretin düzenlenmesi,
Bilişim suçları ile bilişim yoluyla işlenen suçların soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin takibi,
İnternet yoluyla oluşan haksız rekabet davaları ile fikri ve sınai mülkiyet hukuku ihlallerinin çözümü,
İnternet yoluyla oluşan haksız rekabet davaları ile fikri ve sınai mülkiyet hukuku ihlallerinin çözümü,
Alan adları hakkında uyuşmazlıkların çözümü,
Erişimin engellenmesi işlemlerinin takibi,
İnternet yoluyla işlenen hakaret, tehdit ve şantaj suçları,
Bilişim sistemini bozma ve engelleme suçları,
Bilişim sistemindeki verileri değiştirme, bozma, kopyalama ve yok etme suçları,
Banka ve kredi kartların kötüye kullanılması suçu,
Diğer bilgisayar, bilişim ve internet suçları
hizmetlerimiz vardır.